İskele

İSKELE         



Uzun sahili denizle buluşturan, kayalıkların üstünden geçen, etrafı bağlanmış kayık ve sandallarla çevrili bir uzun yoldu iskele. Çocuklar üstünde balık tutar, denize atlar, gençler akşamları oturur, sabahları çay içenlere manzara olurdu. Hep burada yaşadı ilklerini. İlk babasıyla burada girdi denize, ilk ellerini burada tuttu sevgilisinin, burada öğrendi sınavı kazandığını, sevgilisine döneceğinin sözünü burada verdi. Şimdi burada durmuş o eski iskeleyi yıkmalarını seyrederken de kendi kendine senden bir parça almadan buradan gitmeyeceğim diye sözler veriyordu. İşimiz bitti mühendis hanım kaldırabiliriz iskeleyi. Bu ustabaşıydı. Eliyle onayladı defterine notlar aldı.  Ağır ağır kalktı iskele gitti bir kamyonun arkasına yerleşti. Şimdi seni götürüp bir çöplüğe atacaklar ve orda çürüyeceksin diye düşündü. Senden alabileceğim bir hatıra yok. Eski yaşantım seninle benim aramda sır… sen giderken kendi sırlarını, ben ölürken kendi sırlarımı götüreceğim.  Evet diye seslendi ustabaşına yenisini takabiliriz artık. Yeni gelin gibi kırıta kırıta geldi sarı renge boyanmış, merdivenleri rengarenk iskele. Adamlar onu takarlarken yerine, gözleri eski iskelenin yollarına bakıyordu…

Mutlu haftasonları dilerim. 

ALİ VURAL

Yorumlar